fenerbahce
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

fenerbahce

fenerbahçe
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Gürcan Bilgiç 02.07.2008

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Yönetici
Yönetici
Admin


Mesaj Sayısı : 197
Kayıt tarihi : 01/09/08
Yaş : 30

Gürcan Bilgiç 02.07.2008 Empty
MesajKonu: Gürcan Bilgiç 02.07.2008   Gürcan Bilgiç 02.07.2008 Icon_minitimePtsi Eyl. 01, 2008 11:41 pm

Lale Devri bitti
02.07.2008

Avrupa Şampiyonası sona erdi. Tekrar transferlere ve ligimize geri dönüyoruz. Avrupa Kupaları’nda Fenerbahçe’nin rakibi belli oldu. Ay sonundan itibaren diğer kuralar da çekilecek ve heyecanlara doğru ilk adımlar atılacak.

Futbol Federasyonu Fatih Terim ile yeniden anlaştı. Almanya maçı sonrasında kararlı bir şekilde soyunma odasına inerek futbolculardan “helallik” isteyen Fatih Hoca, Hasan Doğan Federasyonu ile sözleşme uzattı, el sıkıştı.

Terim’e bu kararı aldıran çeşitli etkenler olabilir. Ama en önemlisi Milli Takım’ın performansı nedeniyle yapılan eleştirilerse bunları düzeltmek için harekete geçmektense, vazgeçmek doğru bir yorum değildi.

Avrupa Şampiyonası’nda şunu gördük ki, iyi organize olan takımlar, karşısındaki rakip kim veya ne tip yıldızlara sahip olursa olsun yollarına devam edebiliyorlar. Fatih Hoca hem grup maçları etabında, hem de şampiyona öncesinde doğru kararlar veremedi. Daha doğrusu; verdiği kararlarda mantık vardı ama güvendiği oyuncular da bu mantığı işletecek hal – gidiş mevcut değildi.

Yıldıray’ı bir kenara itmek, Ümit Karan – Fatih Tekke gibi iki önemli golcüye sırt çevirmek, sakat oyuncularla devam etmeye kalkmak ve Emre Belözoğlu’na takım ile oyun liderliğini yüklemek karşımıza doğru olmayan kararlar olarak çıktı.

Fatih Terim tecrübesi, bu oyuncuların veya kararların bu yükü taşımayacağını anlamalıydı. Oyun olarak ezildiğimiz halde kazandığımız maçlar sonunda biz bir ilahi güç ararken, Terim bunun kendi başarıları olduğunu ısrarla vurguladı.

Almanya maçı bittiğinde ise son dakikada yenilen gol ile gelen mağlubiyet nedeniyle oyuncularımız “rakip şanslıydı” yorumunu yaptılar. Sanki bundan önce son dakikalarda goller atan kendileri değilmiş gibi. Rakip atınca şanslı, biz atınca şansla alakası yok.

Fatih Terim gibi bir Dünya markasının milli takımda devam etmesi gerekirdi. Zaten üç – dört tane üst düzey teknik adamımız var, bari birine sahip çıkalım. Fatih Hoca da bu yarı final kredisi ile daha rahat olacak, daha keskin ve doğru kararlar verecektir.

Sonuçta Türk Futbolu’nun en büyük tartışması Hakan Şükür’ü milli takım kapılarını kapatan Fatih Hoca’ydı. Bu bile değişimin önemli adımı. Şu anda da Galatasaray yeni döneme hazırlanıyor.

Aragones ve Fenerbahçe en çok merak edilenler. Haziran başında kaynaklarımız yeni teknik adamın İspanyol olduğunu söylediler. Dört aday vardı ve İspanyol olanı seçmişlerdi. Biz de güvendiğimiz kaynaklarımız ile araştırmalara devam ettik. Hemen hepsi Aragones’i söylediler; “Başka ismin gelmesi şu anda mümkün görünmüyor” diyorlardı.

“Saçmalamayın” dedim onlara, Zico’dan sonra 70 yaşında bir teknik adamı göreve getireceklerine inanmadım. Hep başka isimler üzerine yoğunlaştım ki; gerçek anlaşıldı.

Hiçbir Fenerbahçe yöneticisi Aragones seçimindeki mantığı açıklayamadı. Böylesine bir tecrübe abidesine saygımız sonsuz. Ama Fenerbahçe’nin daha farklı vizyonu olacağını sanıyorduk. Ellerindeki tek materyal, “Bize bir analiz sundular, içinde Volkan Babacan’ın hangi ayağını daha iyi kullandığı bile vardı” gözlemiydi. Yani ekip iyi çalışıyor. Rakipler ve takım iyi inceleniyor. Bu Zico ile ilk çağları yaşayan bir futbol takımı için elbette büyük gelişme. Ama sıradan bir Avrupa takımı zaten bu araştırmaları yapıyor.

Aragones’in Guiza’yı istemesi ve “Kezman ile birlikte oynatacağım” demesine rağmen umutlarımı korumak istiyorum. Daha ilk günden muhalefet olmak gibi bir niyetim yok. Bardağın dolu tarafı beni daha çok ilgilendiriyor şu anda.

Aragones’in takımları birer disiplin abidesiydi. Verdiği taktiğin ve görevlerin sonuna kadar yapılmasını istiyor. Fenerbahçe oyuncu hükümdarlığından sistem performansına geçiş yapacak. Alex dört senedir takımı sırtında taşıyor. Adamın da bir limiti var. Bu sene 32 yaşında. Sözleşmesi bitiyor ve daha ne kadar geçen seneki gibi oynar kimse bilmiyor. Bu yüzden düzenin işlemesi, Alex gibi farklı oyuncuların da bu düzeni süslemesi doğrusu.

Yıllar sonra ilk kez çift forvet oynanacak. Zaten mevcut oyuncu kalitesi Türkiye’ye göre çok üstündü. Çift forvetli düzen içinde, tempolu bir takım izleme şansımız olabilir.
Bu çark takımın üstüne kurulu. İleri gidip, geri koşmayanlar maç kazınılsa da kemendi yerler. Yani öyle olur her halde.

Zico’nun özgürlükçü modelinden, belli bir düzene geçiş herkesi zorlayacaktır. Bu nedenle ilginç kararlar çıkacak, belki de Alex’i veya Deivid’i kulübede göreceğiz.

İki senedir Lale Devri’nin yaşandığı Samandıra’yı tekrar iş yeri haline getirecek kişinin, İspanyolca konuşması, yani takımdaki Brezilyalılara ulaşılaşacak en yakın dili bilmesi de önemliydi.
Bekleyip, göreceğiz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://fenerbahce.forummotion.com
 
Gürcan Bilgiç 02.07.2008
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» 2008-2009 beyaz forma!!!
» Ovat Avrupa ikincisi 28.07.2008

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
fenerbahce :: Yazarlarımız-
Buraya geçin: